Diş Çekimi İzmir

Diş çekimi, en basit açıklaması ile hastanın dişinin yerinden söküldüğü bir tedavi biçimidir. Diş çekiminin kendi içlerinde bazı türleri bulunur. Bu türlerden ilki ve ismi gibi en basit olanı basit diş çekimleridir. Basit diş çekimleri oldukça kısa süren işlemlerdir.

Bu işlemlerde hastanın çekilecek dişinin olduğu bölge lokal anestezi ile uyuşturulur ve sonrasında hastanın dişi çekilir. Öte yandan bazı diş çekimi tedavilerinde dişin kemikteki soket adı verilen yuvasından çıkarılması daha zorlu olabilir. Bu gibi durumlarda hastaya cerrahi müdahale uygulanabilir.

Diş çekimi tedavileri son derece eski ve köklü tedaviler olarak bilinirler. Henüz diş hekimliğinin olmadığı dönemlerde bile ilkel şekillerde uygulanabilen bu tedavi hastaları oldukça rahatlatabilir. İzmir diş çekimi tedavilerine genelde hastanın dişi kurtarılacak durumda değilse başvurulur.

Çürük, çatlak, kırık ve buna benzer durumlar, özellikle de hastada daha ileri sağlık problemlerine yol açması bekleniyor ise diş çekimi yöntemi ile yerinden sökülebilir. Özellikle ciddi diş ağrısı yaşayan hastalar için çok iyi bir tedavi yöntemidir.

İzmir diş çekimi işlemleri hem çocuklara, hem yetişkinlere hem de yaşlı bireylere sıklıkla uygulanan işlemlerdir. Çocukluk döneminde, süt dişlerinin yerini alacak olan dişlerin doğru bir biçimde köklenmesi ve oluşması çok önemlidir. Bu dönemde düzgün bir şekilde çıkmayan dişler ileride bu kişilerin hayatında ciddi sorunlara neden olabilirler.

Bu sorunlardan en yaygın olanı ise dişlerin çarpık çıkması ve hastanın ileride diş teli gibi tedaviler uygulamak durumunda kalmasıdır. Bu nedenle, özellikle çocuklarda, süt dişi dönemlerinde bu dişlerin kontrollü bir şekilde çekilmesi ve yerlerine gelecek dişlere doğru pozisyonların açılması kalıcı etkilere sahip olacağından dolayı çok büyük önem taşır.

Öte yandan diş çekim tedavileri yetişkinler için de çok yaygın bir biçimde uygulanan bir tedavi yöntemi olarak bilinir. Özellikle dişlerin çeşitli travmalar ya da çürüme gibi sebepler nedeni ile onarılamayacak noktada hasar görmüş olması diş çekim tedavilerinin en yaygın sebepleri arasında gelir.

İzmir diş çekimi tedavilerinin uygulandığı bir başka grup ise 20’lik dişini çektiren bireylerdir. 20’lik dişler, kişiden kişiye değişim göstermek ile birlikte bazı kişilerde çok ciddi, dayanılmaz ağrılara neden olabilirler.

Bazı kişilerin çenesine tam olarak sığmayan bu dişler çekilmedikleri takdirde ciddi etkilere neden olabilir, kişinin hayat standartlarını kayda değer oranda aşağı çekebilirler. 20’lik diş ağrısı çeken kişilere genelde ağrı yaşam kalitelerini etkileyecek noktaya ulaşmadan diş çekim tedavisi yaptırmaları önerilir.

Diş Çekimi Nasıl Yapılır?

Oldukça eski ve nispeten hızlı ve kolay bir tedavi olan diş çekimi için öncelikle hastaya lokal anestezi işlemi uygulanır. Bu işlem, yani diş çekimi tedavisi için uygulanan lokal anestezi genelde bir enjeksiyon iğnesi ile hastanın çekilecek dişine yakın bir bölgeye enjekte edilir.

Hastanın dişinin çekileceği bölge lokal anestezi yolu ile uyuşturulduktan sonra diş hekimi hastanın durumuna göre bir takım farklı işlemler uygulayabilir. Bazı durumlarda, özellikle gömülü yapıda bulunan 20’lik diş çekimlerinde diş hekimi hastaya genel anestezi uygulamayı da tercih edebilir.

Bu nispeten nadir görülen bir durum olsa da diş hekimlerinin genel anesteziye başvurulduğu bazı vakalar olabilmektedir. Bu vakaların ortak özellikleri, diş çekiminin lokal anestezi altında gerçekleştiği olası bir senaryoda bile hasta için dayanılmaz acı ve ağrılara sebep olabilecek olmalarıdır.

Hastanın anestezi süreci tamamlandıktan sonra diş hekimi, eğer çekilecek dişin üzerinde var ise diş eti dokusunu ve kemik dokusunu kesecektir. Sonrasında forseps adı verilen bir alet yardımı ile çekilecek olan dişi kavrayacak ve dişin çene ile olan bağını koparmak için dişi ileri geri oynatacaktır.

Bazı vakalarda bu süreçte diş parçalanmalarına rastlanabilir. Bu gibi durumlarda, yani diş parçalanmaları olan vakalarda diş tek parça halinde değil çok parçalı bir halde çekilir. Tek parça halinde çekilen dişlere göre daha zorlu bir süreç olsa da parçalı diş çekimi de hasta için son derece etkili bir tedavi olacaktır.

İzmir diş çekimi tedavisi sonrası hastada bir miktar kanama olabilir. Bu kanama hem normal hem de hasta için gereklidir. Genelde hastanın çekilmiş olan dişinin yerinde kanal oyukta kan pıhtısı oluşur. Bu noktada diş hekimi hastanın diş çekimi yapılan bölgesine bir gazlı bez yerleştirecek ve kanamayı durdurmak için hastanın bu gazlı bezi ısırmasını isteyecektir.

Bazı diş çekim tedavilerinde tedavi sonrası diş çekilen bölgenin düzgün kapanması ve hastanın iyileşme döneminde problem yaşamaması için diş hekimleri bu bölgeye dikiş atmayı tercih edebilir. Bu dikişler kendi kendine çözülebilen özellikte dikişler olacaklardır.

Diş Çekimi İçin Hangi Doktora Gidilir?

Diş çürükleri, dayanılmaz diş ağrıları ve onarılamayan diş problemleri için çok sık uygulanan bir tedavi yöntemi olan diş çekim tedavisi, uzman diş hekimleri ve tecrübeli teknikerler tarafından uygulanabilen bir tedavi yöntemidir. Bu yöntem, her ne kadar basit bir yöntemmiş gibi gözüküyor olsa da doğru şartlar altında gerçekleştirilmediği takdirde hasta için ileri dönemde ciddi sorunlara sebep olabilir.

Bunun yanında doğru bir biçimde uygulanmayan diş çekim tedavisi hasta için çok ağrılı ve acılı olacaktır. Bu nedenle hemen her diş çekimi durumunda uzman bir diş hekimine muayene olmakta ve tedaviyi burada gerçekleştirmekte fayda vardır.

İzmir Diş Çekimi Fiyatları Ne Kadardır?

İzmir diş çekimi fiyatları için genel geçer bir rakam söylemek pek de mümkün olmayacaktır. Burada, diş çekim tedavisi için belirlenecek olan fiyatı etkileyen bir takım faktörler bulunur. Bu faktörler arasında en önemlileri hastanın diş çekim tedavisinin doğası, hastanın sorunları ve talepleri olacaktır. Bunun yanında diş çekim tedavisinin hangi hastanede ya da klinikte, veya hangi diş hekimi tarafından uygulanacağı da işlemin ücreti üzerinde belirleyici bir etkiye sahip olabilir.

S.S.S

Diş çekimi gerektiren durumlar nelerdir?

Diş çekimini gerektiren durumlar genelde diş köküne kadar ulaşmış olan diş çürükleri ya da enfeksiyonlu dişlerdir. Her iki durumda da hastanın dayanılmaz şiddette bir diş ağrısı yaşaması oldukça muhtemel bir durumdur.

Diş çekimi uygulamasını gerektiren dişler genelde kendilerini bu özellikleri ile bariz bir şekilde belli ederler. Bunun yanı sıra enfeksiyonlu, yani apseli dişler hastanın rahatsız bölgesinde gözle görülür oranda şişmelere sebep olabilir. Şişmeler hastanın ağrı ataklarının şiddetini ve sıklığını bir hayli artırabilir. Bu hastaların apseli dişleri, yani enfeksiyonları öncelikle antibiyotik gibi tedaviler yardımı ile hafifletilmelidir. Sonrasında enfeksiyon yeteri kadar hafiflediğinde hastanın dişi çekilmeye hazırdır.

Bunun yanı sıra hastanın eğer var ise gömülü ya da yarı gömülü dişlerinin de genelde çekilmesi gerekir. Bu dişler çekilmedikleri takdirde apseli dişler ile benzer bir şekilde dayanılmaz ağrılara sebep olacakları gibi bir de ileri dönemde daha ciddi sağlık problemlerine neden olabilirler. Apseli ve çürük dişler de benzer olarak tedavi edilmedikleri takdirde çok ciddi sağlık sorunlarına neden olmaları ile bilinirler.

Diş ne zaman çekilir?

Diş çekimi genelde dişin çürük, enfeksiyon ya da buna benzer problemler olduğunda başvurulan bir yöntemdir. Eğer dişteki çürük diş köküne kadar nüfus etmiş ise diş çekilir. Buna karşın apse yapan dişlerin de genelde çekilmesi gerekir. Hastanın diş problemi diş tedavisine yanıt vermiyor ve üzerine bir de sallanıyor ise genelde bu dişin çekilme vakti gelmiş demektir.

Dişte apse olup olmadığı nasıl anlaşılır?

Apseli bir dişe sahip olan bir hastanın bu durumu anlaması oldukça kolay olacaktır. Apseli dişlerin en yaygın belirtileri yoğun ve şiddetli ağrılardır. Bu ağrılar hastayı, özellikle de tedavi gecikir ise oldukça rahatsız edecek ve yaşam kalitesini bir hayli aşağı çekecektir. Bunun yanında apseli dişlerin yaygın olarak şişmelere neden olduğu bilinir. Hastanın apseli dişinin etrafındaki bölge enfeksiyon nedeni ile gözle görülür oranda şişecektir.

Çekilmesi gereken diş çekilmezse ne olur?

Eğer hastanın çekilmesi gereken bir dişi çekilmez ise bu hastada ileri evrede daha büyük sağlık sorunlarına neden olacaktır. Diş çekim işlemleri genelde çürük, enfeksiyonlu ya da buna benzer artık onarılamayacak kadar zarar görmüş olan dişler için uygulanan bir tedavi biçimidir. Bu dişler çekilmedikleri takdirde çürük ya da enfeksiyon hastanın diğer dişlerine ve hatta başka organlarına kadar yayılabilir.

Antibiyotik almadan diş çekilir mi?

Apseli dişlerine antibiyotik almadan çekilmesi günümüz tıp teknolojileri dahilinde mümkün değildir. Bu dişler, diş çekimi öncesi bir takım antibiyotik tedavileri ile iltihaplardan olabildiğinde arındırılır. Diş etinde iltihap neden ile oluşan şişlik yeteri kadar indiğinde hastanın diş çekim işlemi sağlıklı bir biçimde uygulanabilir. Apseli olmayan dişlerin çekiminde antibiyotik tedavisine ihtiyaç duyulmaz.

Yetişkinlerde diş bakımı ve koruması nasıl yapılır?

Yetişkinlik döneminde hastaların kemik yapımları kemik yıkımlarına karşı olan üstünlüklerini kaybedeceğinden, özellikle 25 yaşından sonra diş bakımı ve korumasının önemi daha da artar. Diş bakımı ve koruması için hastaların öncelikle dişlerini düzenli olarak fırçalamaları gerekir. Sağlıklı dişler için dişlerin günde sabah ve akşam olmak üzere en az iki kez fırçalanmaları gerekir. Bu işlem için seçilen diş macunu ve diş fırçası da hastanın diş sağlığı için önemli bir rol teşkil eder.

Yetişkinlerde diş ve diş eti sağlığının etkili bir biçimde korunması için diş fırçalama işlemlerinde genelde yumuşak uçlu diş fırçaları kullanmaları tavsiye edilir. Dişler 45 derecelik bir açı ile yukarı aşağı hareketlerle fırçalanmalıdır. Her bir dişin ön ve arka yüzeylerinin fırçalandığına emin olunmalıdır. Özellikle daha yaşlı grupta yer alan hastalara diş fırçalama işlemi sonrası bir dil temizleyici yardımı ile dillerini de temizlemeleri önerilir. Bunun yanında diş taşı, yani tartar ve plak oluşumunu önlemek için diş ipi kullanımı da oldukça büyük bir önem teşkil eder.

Bunun yanında diş sağlığı için oldukça zararlı olduğu bilinen şeker ürünlerinin tüketiminin minimuma indirilmesi gereklidir. Aşırı çay, kahve ya da aşırı sigara tüketimi de diş sağlığına ciddi anlamda zarar veren etmenler arasında bulunur. Yetişkinlik döneminde olan hastaların diş sağlıklarını korumak için bu gibi yiyecek, içeceklerden, sigara kullanımından uzak durmaları ve 6 ayda bir düzenli diş muayenesi yaptırmaları gerekir.

Diş çekiminden sonra su içilir mi?

Evet, diş çekiminden sonra su içilebilir. Diş çekimi sonrasında ağızda oluşabilecek kanamanın durması için çekim bölgesine ıslak gazlı bez yerleştirilir. Kanama durduktan sonra, çekim yapılan bölgeye su içmek veya ağzı çalkalamak çoğunlukla sorun teşkil etmez. Ancak, ağız çalkalama işlemi için hekiminizin önerdiği süreyi beklemeniz önemlidir. Bazı cerrahi çekimlerde, çalkalama için uygun olmayan özel bir ağız çalkalama suyu önerebilirler. İdeal olarak, suyu hafifçe ağızda çalkalayın ve çekim bölgesine zarar vermeyecek şekilde dikkatli olun. Hekiminiz size detaylı talimatlar verecektir ve bu talimatları takip etmek en iyisidir.

Diş çekimi fiyatları 2022-2023

2022-2023 yıllarında diş çekim işlemleri üzerinde belirlenen fiyatlar için her hastane ya da her işlemde geçerli olacak bir rakam vermek pek de mümkün değildir. Bu işlemler, yani diş çekim işlemleri için uygulanacak olan fiyatlar hastanın şikayetine, mevcut diş sağlığı durumuna ve çekim işleminin kapsamına göre değişim gösterebilir.

Hastaların diş çekim işlemi öncesi uzman bir diş hekimi aracılığı ile bir takım tetkik ve muayenelerden geçirilmeleri gerekir. Bu muayeneler, hastadan hastaya değişim gösterebilmek ile birlikte hastanın şikayetlerini dinlemek, röntgen çekmek ya da hastaya çeşitli el kontrollerinin uygulanması gibi işlemler olabilirler. Hasta gerekli kontrol ve muayenelerden geçtikten sonra sorunlu diş ya da dişlerin hangi yöntem ile çekilecekleri belirlenir. Burada belirlenen yöntem fiyat üzerinde oldukça belirleyici bir etkiye sahip olacaktır.

Diş çekimini SGK karşılar mı?

Günümüzde hali hazırda yapılan son düzenlemelere göre diş çekim işlemleri SGK ile sigorta dahilinde uygulanabilen işlemlerdir. Diş çekim işlemleri hem özel hastanelerde, hem şahsi kliniklerde hem de devlet hastanelerinde son derece etkili ve kolay bir biçimde uygulayabilmektedirler. Hastalar diş çekim işlemlerini anlaşmalı bir sağlık kuruluşu üzerinden gerçekleştirirler ise SGK bu hastanın sağlık giderlerinin tümünü karşılayacaktır.

Diş çekimi kaç dakika sürer?

Diş çekim işlemleri son derece kapsamlı ya da küçük çapta işlemler olabilmek ile birlikte bu işlemlerin süresi işlemden işleme değişim gösterebilir. Genelde çok fazla vakit almayan basit diş çekim işlemleri hızlı bir lokal anestezi ve çekim işlemi ile kolaylıkla çekilebilirler. Bu en fazla 30 dakika kadar vakit alacaktır. Ancak cerrahi diş çekimleri bundan çok daha uzun süre gerektirebilirler.

Zor çekilen diş kaç günde iyileşir?

Diş çekimi sonrası hastaların iyileşme süreleri hastadan hastaya, çekim işleminin doğasına göre değişim gösterebilir. Basit diş çekimi işlemlerinde hastalar genelde ortalama 1 hafta ya da 2 haftalık bir sürenin sonucunda tamamı ile iyileşmiş olurlar. Buna karşın daha ciddi yapıda olan cerrahi diş çekim işlemlerinin iyileşme süreleri daha fazla vakit alabilir.

Yarısı kırık diş nasıl çekilir?

Yarısı kırık dişlerin çekimi parçalı çekim adı verilen bir yöntem ile yapılır. Bu yöntem özünde basit bir diş çekiminden farklı değildir. Parçalı diş çekimlerinde hasta çekim öncesi bir takım kontrollerden geçirilir. Bu kontrollerde hastaya genelde röntgen çekilir. Hastanın röntgen grafilerinden parçalanmış dişi detaylı bir şekilde incelenir ve dişin nasıl çekileceği planlanır. Planlama sonrası hastaya lokal anestezi uygulanır ve kırık diş kolaylıkla çekilir.

Diş çekimi sonrasında nelere dikkat edilmelidir?

Diş çekimi sonrası dönem, iyileşme sürecinin hızlı ve komplikasyonsuz geçmesi için önemlidir. İşlem sonrasında ilk 24 saat boyunca ağır fiziksel aktivitelerden kaçınmak, sıcak içecekler ve yiyecekler tüketmemek ve çekim bölgesini irrite edecek hareketlerden (örneğin, dil ile bölgeyi oynamak) uzak durmak gerekir. Ayrıca, doktorun önerdiği ağrı kesicileri almak ve verilen ağız bakım talimatlarına uymak iyileşmeyi destekler. Kanama durduktan sonra yumuşak gıdalarla beslenmeye başlamak ve çekim alanına baskı uygulamamak önemlidir.

Diş çekiminden sonra enfeksiyon riski var mıdır?

Diş çekimi sonrası enfeksiyon riski, steril olmayan koşullarda işlem yapılması veya hastanın sonrasında yeterli ağız hijyenine dikkat etmemesi durumunda mevcuttur. Enfeksiyon belirtileri arasında çekim bölgesinde artan ağrı, şişlik, kızarıklık ve bazen ateş yer alabilir. Bu tür belirtiler fark edildiğinde hemen diş hekimine başvurulmalıdır. Diş hekimi, enfeksiyonun tedavisi için gerekli antibiyotikleri reçete edebilir ve gerekirse bölgeyi temizleyebilir.

Diş çekimi sonrası normalde ne kadar sürede iyileşme beklenir?

Diş çekimi sonrası iyileşme süresi, çekilen dişin konumu ve işlemin karmaşıklığına bağlı olarak değişiklik gösterir. Genellikle, basit çekimlerden sonra iyileşme süreci birkaç gün ile bir hafta arasında sürerken, cerrahi müdahale gerektiren daha karmaşık vakalar için iyileşme süresi birkaç haftaya kadar uzayabilir. Tam iyileşme ve çekim bölgesindeki dokuların normal sağlık durumuna dönmesi ise birkaç ayı bulabilir. Bu süreçte, hekimin önerdiği ağız bakımı ve kontrol randevularına dikkat etmek, iyileşmeyi olumlu yönde etkiler.

Kaynakça:

https://en.wikipedia.org/wiki/Dental_extraction

https://www.healthline.com/health/tooth-extraction